30 Nisan 2024 - Salı

Şu anda buradasınız: / XX. YÜZYILDA BİR FAKîH: “ALLÂME MUHAMMED ZÂHİD el-KEVSERÎ (rh.a.)
XX. YÜZYILDA BİR FAKîH: “ALLÂME MUHAMMED ZÂHİD el-KEVSERÎ (rh.a.)

XX. YÜZYILDA BİR FAKîH: “ALLÂME MUHAMMED ZÂHİD el-KEVSERÎ (rh.a.) İlhami Pınar


Allâme Muhammed Zâhid el Kevserî (rh.a.)’in yaşadığı kosyo-kültürel ortam, dönemin bir devletin yıkılıp yeni bir devletin kurulmaya çalışıldığı, çalkantılı bir dönem olduğu malumunuzdur. Batı’nın birçok yönden zirvede olduğu bu dönemde Türkiye, içinde bulunduğu çöküntü ve buhrandan kurtulmanın yolunu Batılılaşmada aramaktaydı. Zira modernite ile birlikte artık eşit güce sahip kültürlerin birbirleri ile alış-verişi değil, bütün değerler alanında bir dünya görüşü teşkil edecek derecede hâkim olan gücü, referans merkezi olarak kabul edilmektedir.
Şeyhulislâm vekili olan Allâme el-Kevserî, İttihatçıların gerçekleştirmeye çalıştıkları bu ıslah faaliyetine karşı çıkmış ve kendi düşüncelerini uygulamaya çalışmıştı. O’nun bu tavrı İttihatçılarla arasının açılmasına ve uyguladıkları baskılar sonucu görevinden azledilmesine ve hakkında tutuklama kararı çıkarılarak, vatanını terk etmeye mecbur bırakılmasına neden olmuştur. Allâme el- Kevserî, işte bu nâhoş olaylar neticesinde hayatını idame ettirmek ve ilmî faaliyetlerde bulunmak üzere Mısır’a gitmiştir.
Allâme el-Kevserî’nin yaşadığı dönemde İslâm dünyasında modernizm, Vehhâbîlik, Kâdiyânîlik gibi akımların etkili olduğu rahatlıkla söylenebilir. Allâme el-Kevserî, özellikle meskun olduğu Mısır’da, Ezher’in de içine kapıldığı modernist/reformist akımlara ve âlimlere karşı geleneksel Sünnî anlayışı savunmak ve muhataplarına reddiyeler yazmak durumunda kalmıştır.
Allâme el-Kevserî, 73 yıllık sıkıntı, çile ve gurbetle geçirdiği ömrünü ilme ve İslâm Dini’e adamış, son günlerinde dahi bu hedefte herhangi bir zafiyet göstermemiştir. Tansiyon, şeker ve gözlerinin rahatsızlığına rağmen ilim ve dirayetinde bir kayıp olmamıştır. Cumartesi günü şiddetli ateşe maruz kalan Allâme el-Kevserî, yanında yalnız bulunan eşinden Fatiha okumasını istemiş, öylece 11 Ağustos 1952 Pazar günü, saat 04.35,te ebedî âleme irtihal etmiştir. Namazını, Arab Dili Fakültesinin dekanı Abdulcelil İsa kıldırmıştır. Cenazesini, kızları Seniha ve Meliha›nın medfun bulunduğu Karafetu’l-İmam eş-Şafiî denilen bölgede arkadaşı İbrahim Selim’e ait bir bahçeye defnedilmiştir. Rabbim rahmetiyle muamelede bulunsun.
“Vuslat Dergisi” yayın kurulu olarak 2021 yılı Aralık sayısında “Allâme el- Kevserî”yi gündeme getirip tanıttık. Katkıda bulunan pek muhterem yazarlarımıza müteşekkürüz. 2022 yılında “Vuslat Dergisini” siz değerli okuyucularımızı önemli dosya konularıyla buluşturmak üzere Allah’a emanet olunuz.
 Selâm ve duâ ile.

logo
Bugünün ihyasından yarının inşaasına
Bize Ulaşın

0(216) 612 78 22

0(216) 611 04 64

vuslat@vuslatdergisi.com

Ihlamurkuyu Mah. Alemdağ Cad.
Adalet Sok. No:11 P.K 34772
Ümraniye / İstanbul